96 yaşında yaşamını yitiren Kraliçe 2.Elizabeth’in cenaze törenine ilişkin detaylar belli olmaya başladı.19 Eylül’de ki törenle defnedilecek Kraliçe’nin cenazesinde uygulanacak düzenlemelerde açıklanmaya başladı. İngiliz hükümeti buna göre törene gelecek liderlere bazı şartlar sundu. Söz konusu şartlardan sonra cenazeye gitmeyi düşünen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gidip gitmeyeceği merak konusu oldu.
ÖZEL UÇAK VE ZIRHLI ARAÇ YOK
İngiltere’den yapılan açıklamada, “Mümkünse”, yabancı liderlerin İngiltere’ye ticari uçuşlarla gelmeleri gerektiğini tavsiye ederek, Londra Heathrow havaalanının özel uçuş düzenlemeleri veya uçak park yeri için uygun olmayacağı konusunda uyardı. Özel jetle seyahat etmekte ısrar eden liderlerin Londra çevresindeki “daha az yoğun havaalanlarına” yönelmeleri gerektiğini de sözlerine ekledi. Dünya liderlerine ayrıca 19 Eylül’de Westminster Abbey’deki cenazeye katılmak için kendi zırhlı devlet arabalarını kullanamayacakları ve bunun yerine batı Londra’daki bir siteden toplu olarak otobüsle gidecekleri söylendi.
CUMHURBAŞKANI’NIN GİDİP GİTMEYECEĞİ MERAK EDİLİYOR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendisine yöneltilen “Kraliçe Elizabeth’in cenaze törenine katılacak mısınız” sorusuna, “Taziye mesajımızı sosyal medyadan gönderdik. Tabii bizim de programlar vesaire var. Eğer programlar el verirse merasime katılmayı düşünüyorum. Ama bütün mesele bizim de kendi programlarımızla beraber bunu denk getirebilmek. Çünkü tanımadığım birisi değil. Buckingham Sarayı’nda iki kez görüşmemiz oldu. Temenni ederim ki fırsat bulursak biz de bu merasimde bulunmak isteriz” ifadelerini kullanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu uygulamalardan sonra nasıl bir karar vereceği ve cenazeye katılıp katılmayacağı merak ediliyor.
GEÇEN YIL GÜVENLİK PROTOKOLÜ KRİZİ ÇIKMIŞTI
Kraliçe Elizabeth’in cenaze törenine katılacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl İskoçya’nın Glasgow kentinde düzenlenen 26’ncı BM İklim Değişikliği Konferansı’na (COP26) “güvenlik eksikliği” nedeniyle katılmamıştı. Erdoğan’ın zirveye katılmama nedeninin “Türk delegasyonundaki kişi sayısına ve resmi araç sayısına getirilen kısıtlamalar” olduğu belirtilmişti.