Danıştay İdari Dava Daireleri Şurası (İDDK) mukaveleden çıkılmasının hukuka ters olduğuna dair itirazların “reddine” oy çokluğuyla karar verdi. İDDK’nın mukaveleden çekilme kararını hukuka uygun bulmasıyla Türkiye resmen İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmış oldu.
Ne olmuştu?
Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi istikametindeki 20 Mart 2021 tarihli Cumhurbaşkanlığı kararı Resmi Gazete’de şu tabirlerle yayınlanmıştı:
“Türkiye Cumhuriyeti ismine 11.05.2011 tarihinde imzalanan ve 10/02/2012 tarihli Bakanlar heyeti kararı ile onaylanan ‘Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Uğraşa Ait Avrupa Kurulu Mukavelesi’nin Türkiye Cumhuriyeti bakımından feshedilmesine, 9 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 3’üncü unsuru gereği karar verilmiştir.”
Karar pek çok kentte protesto edilmiş; İstanbul Mukavelesi’nin bayana karşı şiddeti ve bayan cinayetlerini önlemekte ve bayanları korumakta çok değerli olduğunu vurgulayan bayan ve insan hakları örgütleri duruma itiraz etmişti. Akabinde kararın iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle çok sayıda dava açılmıştı.
Danıştay 10. Dairesi, açılan davalarda yürütmenin durdurulması istemlerini reddederek kararın iptaline yönelik açılan davaları duruşmalı olarak görmüştü. Danıştay Savcısı, kararın iptali tarafında görüş bildirmişti. Danıştay 10. Dairesi, görülen dört duruşmada tarafların ve Danıştay savcısının görüşlerini alarak kararını açıklamış ve iptal istemini reddetmişti.
Danıştay’ın kararına muhalefet reaksiyon göstermiş, davacılar bir bir kararı temyiz etmişti. Evrak son karar mercii olan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na taşınmıştı.