Bilecik Belediyesi’ndeki rüşvet skandalında ‘pes’ dedirten pişkin savunma
Bilecik Belediyesinde 320 bin dolarlık rüşvetin 200 bin dolarını nakit alırken polis tarafından basılarak suçüstü yakalanan Belediye Başkanı Semih Şahin’in danışmanı Selçuk Erdağı’nın ifadesi ortaya çıktı. Rüşvetçi danışman, paranın rüşvet olmadığını kendisine müteahhit tarafından verilmek istenen hizmet bedeli olduğunu söyledi. İfadesinin devamında ise, Belediyede görevli olmadığını söyledi.
Bilecik’te iş merkezi ve AVM inşası ihalesini alan ve işi zamanında teslim etmek için Belediyeye giden müteahhitten, Başkan Semih Şahin’in yakın arkadaşı ve danışmanı, KAYI A.Ş’nin Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Erdağıtarafından rüşvet istendiği ortaya çıkmış ve KOM ekiplerinin yaptığı baskınla Erdağı, müteahhitten 320 Bin dolarlık rüşvetin 200 Bin dolarını nakit alırken suçüstü yakalanmıştı. Kelepçelenerek gözaltına alınan Erdağı, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Erdağı’nın gözaltına alındığı saatlerde emniyetteki sorgusunda çelişkili ifadeler verdiği ortaya çıktı.
“RÜŞVET DEĞİL ARACILIK BEDELİ” DEDİ
Sabah’ın haberine göre, Belediyedeki odasında seri numaraları alınmış olan 200 Bin dolarla suçüstü yakalanan Erdağı verdiği ilk ifadelerde, rüşvet görüşmelerini kendisinden habersiz kaydedilmesinin suç olduğunu belirterek bahse konu olan 200 Bin Doların rüşvet olmadığını, ilgili müteahhit firmanın bu parayı kendisine belediyedeki iş ve işlemlerini takip etmesi için “hizmet bedeli” olarak vermek istediğini söyledi.
“CAYMASINLAR DİYE ALDIM GERİ VERECEKTİM”
Çelişkili ifadeler vermeyi sürdüren danışman Selçuk Erdağı, müteahhitten istediği 320 Bin dolar ile ilgili olarak, “AVM’ye talip olan firma daha önce satıştan caydığı için bu kez kendilerinden belirli bir miktar emanet para getirmelerini istedim. Bu paraları satışın gerçekleşmemesi halinde iade edecektim” diyerek kendisini savunmaya çalıştı.
“YAZI BENİM EL YAZIM AMA NEDEN YAZDIĞIMI HATIRLAMIYORUM”
Belediyede gerçekleştirilen Rüşvet pazarlıkları sırasında işini garantiye almak ve arkasında delil bırakmak istemeyen Selçuk Erdağı, muhatapların telefonlarını dahi toplattığı ortaya çıkmıştı. Buna rağmen, yine de tedbirli davranan Erdağı, istediği rüşvet rakamlarını söylemek yerine kağıtlara yazarak veriyordu. Emniyete verilen ve üzerinde çeşitli rakamlar yazan kağıt parçaları ile ilgili olarak da ifade veren Erdağı, “O kağıtlardaki yazılar benim el yazılarım, kabul ediyorum ama neden yazdığımı hatırlamıyorum” dedi.