Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, eşsiz doğal güzelliklere, tarihi ve kültürel zenginliklere sahip olan Van Gölü’nün korunarak sürdürülebilir kullanımının sağlanması ve bölgede çevre koruma bilincinin artırılması amacıyla çalışmaların aralıksız sürdüğünü belirtti.
Bakan Kurum, Van Gölü’ndeki kirliliğin giderilmesi noktasında yapılan çalışmalarla ilgili sosyal medya hesabından açıklamada bulundu. Bakan Kurum açıklamasında, “Önce kirliliğin nedenlerini giderdik, sonra da temizliğe başladık. Şu ana kadar Van Gölü’nden 500 bin metreküp dip çamuru çıkartıldı. Gölümüzde arıtılmamış bir gram su bırakmayacağız!” dedi.
Dip çamuru temizleme çalışmaları; Van Gölü’ne yıllardır ulaşmış, kötü koku ve görüntüye sebep veren ve Van Gölü Havza Koruma Eylem Planı’nın 13 alt faaliyetinden biri. Çalışmalar, Van Merkezi Atık Su Arıtma Tesisinin devreye alınmasının ve hayvansal faaliyetten kaynaklanan kirliliğin azaltılmasının ardından başlatıldı.
“Van Gölü’nden şu ana kadar 500 bin metreküp dip çamuru çıkarıldı”
Van Gölü’nde gerçekleştirilen çalışmalarla ilgili açıklamalarda bulunan Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Su ve Toprak Yönetimi Daire Başkanı Menderes İşçen, Tuşba Sahili’nde çalışmaların 3 etapta sürdürüldüğünü aktardı. Bugüne kadar birinci etap çalışmasında sona yaklaşıldığını ve 500 bin metreküp dip çamurunun çıkarıldığını dile getiren İşçen, “Önümüzdeki yılın yaz aylarına gelmeden bu çalışmanın tamamlanmasını planlıyoruz.” dedi.
“Tatvan’ın 9 kilometrelik kıyı bandında dip çamuru temizleme faaliyetleri başladı”
Dip tarama faaliyetlerinin Bakanlık talimatlarıyla Van Gölü’nün dip çamuru birikimine müsait olan tüm sahillerinde gerçekleştirileceğini vurgulayan İşçen, “Van Gölü’nün farklı bir hidrolojik yapısı var. Gölün içerisindeki akıntılar daha çok Tatvan Sahili’ne doğru oluyor. Söz konusu kirliliğin insan ve çevre sağlığına verdiği olumsuz etki sebebi ile Tatvan’ın 300 metre genişliğinde ve yaklaşık 9 kilometrelik kıyı bandında dip çamuru temizleme faaliyetlerine 15 Ağustos 2022 tarihinde başladık. Söz konusu çalışma imkânlar dâhilinde sürdürülmekte olup, çalışmanın en kısa sürede tamamlanması hedeflenmektedir.” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un talimatı ile 2019 yılında Van Gölü için Havza Koruma Eylem Planı hazırlık çalışmalarına başladıklarına dikkat çeken İşçen, çalışmaların hem bölgede hem merkezdeki bütün kurum kuruluşlarının, üniversitenin, sivil toplum kuruluşlarının katılımı ile 2020 yılında tamamlandığını hatırlattı.
“Van Merkezi Su Arıtma Tesisi sayesinde atık su kaynaklı olan kirliliğin önüne geçtik”
Bölgedeki 13 alt faaliyetten ikisinin bu dip çamuruna sebep olan etkenlerin ortadan kaldırılmasına yönelik olduğunu aktaran İşçen, “Bakanlık tarafından sağlanan hem teknik hem maddi desteklerle Van Merkezi Atık Su Arıtma Tesisi çok hızlı bir şekilde tamamlandı ve 2021 yılının Eylül ayında işletmeye alındı. Dolayısıyla atık su kaynaklı olan kirliliğin bu sayede önüne geçmiş olduk.” ifadelerine yer verdi.
“Buradan çıkacak olan dip çamurunun millet bahçesinde toprak iyileştirici olarak kullanılması planlanıyor”
Van Tuşba Sahili’nde yürütülen ve Bakanlık tarafından gerçekleştirilen fizibilite çalışmasında yapılan analizlere göre buradaki dip çamurunun organik içeriğinin çok yüksek olduğuna dikkat çeken İşçen, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çıkarılan çamur herhangi bir tehlike içermiyor. Döngüsel ekonomi ilkelerine uygun olarak bu dip çamurunun toprak iyileştirici olarak kullanabileceğini belirledik ve buna paralel olarak da yine aynı sahilde dip taraması çalışması yapılan yerin arka tarafına Bakanlık tarafından bir millet bahçesi yapılması planlanıyor. Buradan çıkacak olan dip çamurunun millet bahçesinde toprak iyileştirici olarak kullanılması planlanmaktadır. Aynı zamanda yine tehlikesizlik özelliğinden dolayı da Van ili içerisindeki bazı bölgelerde dolgu malzemesi olarak da kullanılabileceğini düşünüyoruz.”
“Dip çamuru temizliğini gölün ömrünü uzatmak için yapılan bir ameliyat gibi düşünebiliriz”
Göllerin canlılar gibi doğup, yaşayıp öldüklerini ve doğmalarının aslında doğal fiziksel olayların sonucunda olduğunu dile getiren Menderes İşçen şunları söyledi: “Van Gölü, etrafındaki volkanik yapıların çıkarttıkları lavların bundan yaklaşık 200 bin yıl önce akarak bir set oluşturması sonucunda oluşmuş bir göldür. Göllerin ölümü de buna benzer fiziksel etkilerle olabileceği gibi bunun yanında tabii insani etkilerle de olabilir ama daha çok gölleri besleyen derelerin, nehirlerin taşıdıkları katı maddelerin sebep olduğu bir sediman (dip çamuru) tabakasının oluşumu sonucunda göller dolar ve göllerin ömürleri bu şekilde biter. Sediman, aslında nehirlerle taşınan ve içerdikleri yüksek organik ve inorganik maddeler sebebiyle göllerdeki ekosistemler için aslında besleyici nitelikte olan bir malzemedir. Ama belli bir seviyenin üstüne çıktığı zaman bu maddeler göldeki canlılar için olumsuz etkilere sahip olabilir. Sedimanın gölden uzaklaştırılması işlemine biz dip taraması çalışması diyoruz. Aslında bu gölün ömrünü uzatmak için yapılan bir ameliyat gibi düşünülebilir.”
“Van Gölü çevresinde kötü kokuya engel olduk”
Van bölgesi üzerindeki özellikle çok önemli iki tane faaliyetin buradaki dip taramasını zorunlu hale getirdiğini belirten İşçen, “Bu faaliyetlerden biri yıllardır Van merkez ve çevredeki ilçelerin atık sularının arıtılmadan göle deşarj edilmiş olmasıdır. Bir diğeri de göle çok yakın konumda bulunan hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklı atıkların göle kontrolsüz bir şekilde bırakılmasıdır. Bu iki kaynaktan gelen yüksek organik kirlilik bu bölgede ve özellikle sahil şeridinde yüksek miktarda çamur oluşumuna sebep olmuştur. Bu çamur da çok uzun süreden beri burada biriktiği için çok sert ve katı bir hal almıştır. Burada biriken çamur gölün su kalitesinin bozulmasına sebep oluyor.” dedi. Ayrıca görsel açıdan ve yaz aylarında özellikle sıcak etkisiyle koku problemi yaşandığını da sözlerine ekledi.
“Van tarıma dayalı İhtisas OSB’nin kurulmasını sağladık”
Hayvancılık faaliyetlerinin Van Gölü’ne çok yakın yerde kontrolsüz bir şekilde yapıldığını vurgulayan İşçen, “Temmuz ayındaki rakamlara göre Van Gölü kıyısındaki 576 adet ahırın yıkımını gerçekleştirdik. Van tarıma dayalı ihtisas OSB’nin kurulumunu sağladık. Şu anda ihtisas OSB’nin bütün hazırlıkları tamamlandı. Buradaki hayvancılık faaliyetleri İhtisas OSB’nin içerisinde çok daha etkin ve entegre bir çevre yönetimini sağlayacak şekilde devam edecek.” dedi.